Image
8 Ağustos, 2023

Eş Seçerken...

Günümüzde eş seçimi hususunda farklı kanaatler dile getiriliyor, farklı "asıllara" bina edilen türlü kanaate hemen herkesin uyması telkin ediliyor. Konu çetrefilli. Detaylar mühim. Fakat İmamu'l-Asr Muhammed Zâhid el-Kevserî Hazretlerinin (rh.a), bir uydurma rivâyeti tenkid zımnında kaleme aldığı bir makalenin son paragrafları, konuya bakışımızı derinden etkileyecek ve istikamet tâyin edecek türden. 

İşte, o satırlar:


Hz. Peygamber’in (s.a.v), eş seçimi konusundaki beyanı, sıhhatinde ittifak edilmiş olan ve dindar olanlardan başkasını –asaletli olsalar bile– tercih etmekten nehyeden hadiste olduğu gibi açık bir şekilde olur. Bu hadisi el-Buhârî, Müslim, Ebû Dâvûd ve en-Nesâî, Ebû Hureyre’den (r.a) merfu olarak şöyle rivâyet etmişlerdir: "Kadınla (şu) dört şey(i) için nikâh yapılır: Malı için, nesebi için, güzelliği için ve dindarlığı için. Allah iyiliğini versin,[1] sen dindar olanı elde et."[2] Hz. Peygamber’in (s.a.v) beyanı, işte böyle bir kelime seçimi ve anlam açıklığıyla kendini gösterir...

Psikolojinin ve Sosyolojinin, ya da kalıtımın bu meseleye sokulmasına gelince, bu, sebeplerin Sâni-i Hakîm olan Yüce Allah (c.c) ile ilgisini kopararak onları, tabiat güçlerine nisbet eden ve bu meselede dinin kendisinden hiç bahsetmeyen tabiatçıların işidir.

O halde bu ilimlere az çok vakıf ulemânın da itiraf ettiği gibi, ilimlerini dayanak olarak kabul edilme seviyesine çıkarma ve bunlar üzerine kesin hükümler bina etme noktasından hâlâ uzak olan psikolog ve sosyologlara sormadan önce, Usûlüddin imamlarına, sebeplerin, Kādir-i Hakîm olan Cenab-ı Hakk'ın (c.c) kudreti dışında başka bir gücün tesiri üzerine ne derece terettüb ettiğini ve tabiat kanunları ile hâdis olan kudretin bu meselede ne kadar tesir icra edebileceğini sormak gerekir! O halde bu noktada yanılgıya düşenlere, “Yanlış kapı çaldın, başka kapıya!” diyoruz.

[1] Bu cümlenin Arapça aslı, “teribet yedâke”dir ve dua mı, yoksa beddua mı ifade ettiği konusunda görüş ayrılığı vardır. Yukarıdaki hadis birçok kimse tarafından Türkçeye "... Sen dindar olanı tercih et; yoksa fakirleşirsin" şeklinde tercüme edilmiştir. Ancak İbnu'l-Esîr, en-Nihâye'de (I, 184-185) bu cümlenin takdir ve teşvik ifade ettiği görüşünün daha doğru olduğunu söylemiştir. Bu sebeple biz de bu cümleyi "Allah iyiliğini versin" şeklinde tercüme etmeyi uygun bulduk. (Çev.)

[2] Bkz. el-Buhârî, "Nikâh", 16; Müslim, "Radâ’", 53; Ebû Dâvûd, "Nikâh", 2; en-Nesâî, "Nikâh", 13; İbn Mâce, "Nikâh", 6; Ahmed b. Hanbel, II, 428. (Çev.)

Muhammed Zâhid el-Kevserî, Makâlâtu'l-Kevserî, I, "Zayıf Hadisler Üzerine" adlı makaleden.


Ebubekir Sifil Hocamızın Kitaplarını İncelemiş miydiniz?